28 Aralık 2013 Cumartesi



"onu gördüğünüzde, o olduğunu anlarsınız. kalp atışınız yükselir,daha hızlı nefes almaya başlarsınız. eğer bunu hissettiyseniz, tamamdır, aşık oldunuz! "

Bu cümleler ilk bakışta hayatının aşkıyla karşılaşan bir insanın cümleleri gibi görünse de durum biraz farklı aslında. 

Hayvanları yolda araba çarpmış bir kedi görünce inip kenara çekecek kadar ya da evde beslemesem de bahçeye gelenlerine yemek, su verecek kadar seven, arada sırada kedi köpek görünce başını, sırtını okşayan ve bu konuya pek kafa yormayan bir insanım. 

Zaten insanın bu cümleleri %100 rakun kürküne hitaben bir moda bloggerının yazdığını görünce çıldırması için illa panter emel da olması gerekmiyor. Dehşete düşmesi için azıcık hayvan sevgisi barındırması yeter.

Bir moda severin satın aldığı %100 rakun kürkü hakkında bu cümleleri sarf etmesi size de biraz zavallıca gelmiyor mu? 

Ahmet Haşim'in dediği gibi; "tırnaklarını uzatıp sivrilten ve vücudunu baştan başa tüylü göstermek isteyen kadın, belli ki insandan gayrı bir hayvana benzemek için uğraşıyor."

Peki bu zavallıca uğraşın bedelini ödeyen hayvanların hangi şartlar altında kürklerinden ayrıldığını bilmiyor mu insanlar? Şartlarını geçtim kürklerinden ayrıldığını mı bilmiyorlar acaba? Patates gibi yerden yetiştiğini mi düşünüyorlar acaba bu kürklerin? Akıllarının ucundan bile geçmiyor tahminimce. Çünkü maalesef böyle bir pazar ve bu ürünlere servetlerini dökerek durumu normalleştiren insanlar var..

Moda seven insanlar tarafından oldukça yüksek fiyatlara alıcı bulan kürkler, zarar görmemesi adına canlı canlı hayvanların üzerinden derileri alınarak elde ediliyor. Yani lüks tüketim ürünü olan kürklerin bedelini hayvanlar canları ile insanlar ise milyonları ile ödüyor.

Maalesef moda faşist ve sömürücü.. Modern çağın getirdikleri ile birlikte biz de bu akımın bir parçası olmaktan kaçınamıyoruz. Kıyafetlerimizde deri, kürk gibi detayları kullanıyoruz. Bilerek ya da bilmeyerek (ödeyeceğiniz miktardan anlamanız olası) sadece postları için minik dostlarımızın öldürülmesinin bir parçası olabiliyoruz. Sonra da bir katliamın parçası olmuş gibi değil de, ilk aşkını bulmuş gibi  ballandıra ballandıra yazmakta bir sakınca görmüyoruz. 

Oysa ki, hem moda'ya uyup hem de bu katliamın bir parçası olmamak mümkün. Tercihlerimizi yaparken gerçeğe çok yakın üretilmiş olan imitasyonları tercih edebilsek keşke.  

Hangi aklı başında insan, kürkleri yüzünden katledilen hayvancıkların cesedini omuzlarına almayı yere göğe sığdıramaz ki.

Lütfen bu video'yu kürk seven, giymekten vazgeçemeyen dostlarınıza da izletin. Bu katliamın bir parçası olmalarını önleyin.